İnsanın hayatındaki tüm
kayıplar önemlidir. Kaybedilen para, mal, mülk ve diğer sabit kıymetler geri kazanılabilir
değerlerdir. Ancak insan ve hele de üreten insanın kaybedilmesi çok daha önemli
ve anlamlıdır. Sonucunda çalışan, işveren ve devlet olarak kişilerin ve toplumun sosyal,
ekonomik, kültürel dengelerini etkiler, hatta
bozabilir. İş kazaları ve meslek hastalıkları üreten insan kayıplarının
temel sebebidir.
Endüstrileşmenin büyük hızla
geliştiği çağımızda, çalışanların çalışma ortamlarının sağlıklı ve güvenli hale
getirilmesi, iş koşullarının ve iş çevrelerinin, insanca bir yaklaşım ile iyileştirilmesi, sadece
endüstrileşme yolundaki ülkelerin değil endüstrileşme
açısından önemli atılımları gerçekleştirmiş olan ülkelerde de önemli bir sorun olma özelliğini korumaktadır.
Çalışma koşullarının insancıllaştırılması diyebileceğimiz bu yaklaşım; insan
faktörü, iş düzeni, işçi sağlığı, iş hijyeni, iş güvenliği gibi önemli uzmanlık alanlarını
içeren geniş araştırma ve uygulama alanıdır.
Çalışanların sağlık ve güvenliğinin korunması toplumun bütünü açısından önem arz etmektedir. İşyerlerinde işin
yürütümü sırasında doğan olumsuz koşullarından
işçiyi korumak, üretimin devamını, işletmenin güvenliğini sağlamak ve
verimliliğini arttırmak için
yapılan çalışmaları kapsayan iş sağlığı ve güvenliği konusu, gündeme geldiği günden bu yana
sürekli gelişim göstermiştir. Çünkü, yaşam
hakkı ile çalışma koşulları ve bununla bağlantılı olarak iş sağlığı ve
güvenliği, çalışma hayatının öncelikli
konularından biridir. İş kazaları ve meslek hastalıkları sebebiyle binlerce insanımız hayatını
kaybetmekte, daha fazla sayıda insanımız da
sakat kalmaktadır. Ülkemizin bu şekilde kaybettiği ekonomik kayıpların
ciddi rakamlara ulaşması yanında
insanımızın da çektiği acıların dindirilmesi de iş sağlığı ve güvenliğinin yasal boyutunu ortaya
çıkarmaktadır. İş kazaları ve meslek hastalıkları,
olası can kayıpları ya da sakatlanmalar dışında, işletmede verimliliğin düşmesi ve maliyetlerin artması, tazminat
ödemeleri, yüksek tedavi ve bakım giderleri
ile birlikte gerek işletmelere, gerekse ulusal ekonomilere önemli zararlar vermektedir.
İş sağlığı ve güvenliği,
günümüz modern toplumlarında insana verilen değerin ve önemin bir sonucu olarak her zaman gelişmeye
açık bir bilim dalı olmuştur. İş sağlığı
ve güvenliği çalışmalarının amacı, iş kazaları ve meslek
hastalıklarından çalışanları korumak ve
daha sağlıklı bir ortamda çalışmalarını sağlamaktır. Ancak yaşadığımız ülkede ve yaşadığımız dünyada bu pek mümkün
olamamıştır. Öyle ki, dünyada her yıl yaklaşık 160 milyon çalışan, iş kazaları
ve meslek hastalıkları dolayısıyla
yaralanmakta ve
hastalanmaktadır. Gelişmiş ülkelerde iş kazaları ve meslek hastalıklarının toplam maliyeti bu ülkelerin
GSMH’larının % 1 ile % 3 arasında değişmektedir.